Eyfel Kulesi ve Trocadero'dan çok uzakta olmayan bu küçük yeşillik köşesi, fark edilmemiş ve ilham verici.
Parc Trocadéro Hotel bir koza, sakinliği sadece zarif ağırbaşlılığıyla eşleşen küçük bir huzur cenneti. Birkaç ay süren yenileme çalışmalarının ardından kısa süre önce yeniden açılan otel artık Jean-Philippe Nuel'in imzasını taşıyor. Lüks oteller konusunda deneyimli olan mimar, yeni bir sanat eseri yaratmış: aydınlık!
Mobilyalar, dokular ve renkler saygılı bir refah evliliği içinde birbirine karışıyor. Girişten itibaren konuklar yeşille karşı karşıya kalıyor. Şaşırtıcı ama estetik açıdan hoş. Değerli ve cüretkar olan bu renk, yatak odalarına kadar dekorun bazı bölümlerini süslemeye devam ediyor: burada bir minder, orada bir koltuk veya bir ayna... Ferah, eski ve yeniyi, stilleri ve dönemleri harmanlıyorlar.
Mobilyaların ağırbaşlılığını, renkli detayların tuhaflığıyla (hafif bir çılgınlık dalgası gibi akla gelen yeşil) birleştirmeyi seviyoruz. Kişiselleştirilmiş bir etki için uyumsuz sehpaları seviyoruz. Gölgeli bahçe manzarasını ve kapitone yatakları seviyoruz. İşlevsel bir odanın ortasında küçük kaprislerin bir antolojisi.
Ahşap panelleri ve şeffaf efektleriyle banyolar da duyusal bir zevk kaynağı. Renaissance Paris le Parc Trocadéro, konuşabilselerdi bize bölgenin eski sakinleri hakkında birçok anekdot anlatacak dört tarihi binadan oluşuyor: sanat ve bilim arasında, Baguès ve Nobel burada kendi faaliyetleri için küçük bir cennet köşesi buldular. Şimdi "koruma altındaki kapalı yeşil alan" olarak sınıflandırılan bir bahçenin etrafında inşa edilmiş olan eşikten geçerken Paris'i geride bırakıyorsunuz: egzotik bitkiler ve kır çiçekleri, peyzaj tasarımcısı Claude Pasquer gezegenin dört köşesine saygı göstermek istedi. Başkentin gürültüsünden ve karmaşasından 1.000 mil uzağa taşındığınız için bu kumar işe yaradı.
Yer
Renaissance Paris Arc de Triomphe Otel
39 Avenue de Wagram
75017 Paris 17
